7 Nisan 2015 Salı

Mesele 3-5 Parti Değil, Hala Anlamadınız Mı? - Çağdaş Bayraktar



CHP listelerine eklenenler, üstü çizilenler, "eş zamanlı olarak" MHP'de listeye eklenenler ve üstü çizilenler.
Gericiliğin özü AKP ve terör örgütünün Türkiye Cumhuriyeti'nden düzenli maaş alan hali HDP'den bahsetmiyorum bile.
İnanan insanlara "kendi tercihi" derim ama Bedri Gültekinlerin Ferit İlseverlerin Doğu Perinçeklerin Kemalistliğine de inanmam, ikna olmam söz konusu değil. Üzgünüm.
(Burada özellikle sadece Doğu Perinçek ismini geçirmedim ki, yönetimdeki meselenin sadece Perinçek'ten ibaret olmadığı, Perinçek'e indirgenemeyeceği anlaşılsın)
Ha, şunun altını çizerim:
-Gözlemleyebildiğim kadarıyla- Vatan Partisi'ne gönül veren insanların çalışma azmi ve bedel ödeme isteği, CHP ve MHP parti çalışanlarını 10a katlar, 100le çarpar.
Ayrıca bu kişilerin çok büyük bir kısmı, CHP'nin mevcut durumundan ötürü burada olan, değişen bir sistemde özüne dönecek bir CHP'ye tekrardan gidip, elinden geleni yapacak olan kişiler.
Osman Pamukoğlu'nun askeri kimliğine saygı duyarım, fakat kadro hareketine dönüşmeyen hiçbir hareketin başarıl olabileceğine ihtimal vermem. Ki çok başarılı bir siyasetçi olduğunu da düşünmüyorum.
Emine Ülker Tarhan'ın Amerikanın Sesi, AGOS'a yaptığı açıklamalar, Sezgin Tanrıkulu ile ilgili verdiği kanunda değişiklik önerisine ihanet demesem de en azından "gaflet ve delalet" derim çekinmeden.
***
Ülkesi için bir şeyler yapmak isteyen ve çözümü partisel düzlemde arayan insanların seçtiği yola saygı duyarım ama bir şey çıkacağına inanmam.
Tek üzüleceğim şey, "o gün" geldiğinde fazla yıpranmış olunması olur. O yüzden birileri yurtdışına kaçtığında aynı siperde sırt sırta bulunacak insanların parti meselesi yüzünden birbirini kırmasını gerçekten sadece bize zarar verir.
Yani bu ülke için kaygı duyan insanlara.


***


Kabul edelim ya da etmeyelim.
Bu sistem iflas etti.
Fakat bu sistemi "kötünün iyisi" görüp de umut bağladıkça sistem de kendisini "var" ve "meşru" sayacak.
Biliyorum, şimdi bu yaklaşıma da çok tepki gösteren olacak.
Fakat ben bir Kemalistim.
Sadece Kemalistim.
Kemalizmin özünü korumak, bazen "şeklen" bir reddedişi gerektirir.
Gündelik ve şeklen bir şeyleri korumaya çalışmak ise Kemalizmin özüne en aykırı ve en zarar verici yaklaşımdır.
O yüzden vurgulamaya devam edeceğiz:
Kemalist devrim dinamiktir. Bulunduğu şartlar neyi gerektiriyorsa o şartlar içinde çözüm üretir. Yeri geldiğinde sonuna kadar savaşır, yeri geldiğinde bunun gereksiz enerji sarf ettireceği noktada yıkar, yeniden yapar.


***

Şuan ihtiyacımız olan şey, tıpkı 1919'daki gibi parti değil, "Milli birlik".
"Evet sistem kötü ama bizim parti öyle değil" yaklaşımının gerçeklik ekseninde bir karşılığının olduğunu düşünmüyorum. Çünkü sistem bunu da "yaşam destek ünitesi" olarak algılıyor.
Son söz, Uğur Mumcu'dan:
“Gençlik artık şunu tespit etmiştir: Kemalist devrim, ‘cici demokrasi’(*) denilen bir karşı devrimle ortadan kaldırılmıştır. Kemalist ve toplumcu dünya görüşü ile Kemalist devrimi tamamlamak, Türk devrimcisinin ilk görevidir”
(Devrim Dergisi - Sayı 20 / 3 Mart 1970)

[ Partizan tavırlarla yorum yapmazsanız çok mutlu olurum. Çünkü derdim gerçekten bir parti değil, en iyi niyetli partiyi bile dönüştürecek çürük zemin ]

Çağdaş Bayraktar
7 Nisan 2015

(*) Cici Demokrasi olarak nitelendirilen şey, mevcut sistem.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder